Önce Aksaray’dan, sonra Burdur’dan haber; “65 yaş ve ürerindekilerin toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanma hakları ellerinden alınıyor”. Kısa zamanda yayıldı yurda kara haber.
TÜİK’in 2022 yılı hesaplarına göre 65 yaş ve üzerindeki 8 milyon 451 bin 669 kişiyi ilgilendiren haber.
İşin aslı öğrenildi ki, bu illerdeki Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odalarının kararı imiş bu.
Ve dahası, Aksaray ve Burdur’daki Özel Halk Otobüsleriyle ilgili bu niyet, sadece bu illerle sınırlı değilmiş. Türkiye Şoförler ve Otobüsçüler Federasyonu ve Türkiye Tüm Özel Halk Otobüsler Derneği, bütün Türkiye’de uygulamak niyetindeymiş.
Bu niyeti, Aksaray Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odası Başkanı Veysel Öztürk’in basına yansıyan açıklamasından anlıyoruz. Ankara Büyükşehir Belediyesinin, kendi illerinde böyle bir niyet olmadığını bildiren açıklamasından öğreniyoruz.
Özel otobüs örgütleri, “ücretsiz taşıma için yapılan 1.700 TL maddi destek yeterli değil, 15 Ekimden itibaren 65 yaş ve üzerindekileri ücretsiz taşımayacağız” diyorlar.
O zaman, ücretsiz taşımanın hukukuna bakmamız lazım önce. Kimler nasıl yararlanıyor, kuralları, yasakları nelerdir, görmek lazım.
UYGULAMANIN DAYANDIĞI YASA
Konuyla ilgili yasa, 19 Ocak 2002 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan 4736 sayılı “Kamu Kurum Ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal Ve Hizmet Tarifeleri İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”dur. 2. Maddesi şöyle diyor; “demiryolları ve denizyollarının şehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak” yararlanacak olanlar şu şekilde sıralanmaktadır;
- İstiklal Madalyası sahipleri.
- Vatani hizmet tertibinden aylık bağlananlar.
- Harp ve vazife malullerinin kendileri, eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları.
- Harp veya vazife malulü sayılacak şekilde hayatını kaybedenlerin ya da aynı kapsamda aylık almaktayken hayatını kaybedenlerin eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları,
- Yüzde 40 ve üzeri oranında engeli bulunanlar.
- Ağır engellilerin kendileri ve birlikte yolculuk eden bir refakatçileri.
65 yaş ve üzeri hakkındaki düzenleme ise, yasaya 12 Temmuz 2013 tarihinde yapılan Ek fıkrada yer almaktadır. İlgili madde şu şekilde;
“(Ek fıkra: 12/7/2013-6495/88 md.) Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak, demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından ise %50 indirimli olarak yararlanırlar. Bu fıkrada belirtilen kurum ve kuruluşlar, belediyeler, belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler altmış ila altmış beş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilirler.”
Görüldüğü gibi kamu işletmelerinin, belediyelerin ya da bunların ihale yoluyla çalıştırdığı özel şirketlerin, 65 yaş ve üzerindekileri ücretsiz olarak taşımaları yasa emridir. Taşıma şirketi sahibinin keyfine göre davranması söz konusu olamaz.
ÜCRETSİZ ULAŞIM HAKKINI ENGELLEMEK SUÇTUR, CEZASI VARDIR.
Özel şirket sahibi, ücretsiz ulaşım hakkına sahip olanların haklarını kullanmalarına olanak vermez ya da engellerse, ya da bir miktar dahi ücret talep ederse ne olur?
Aynı yasada 2013 yılında yapılan eklerden biri de bununla ilgilidir. Şöyle denmektedir;
“(Ek fıkra: 12/7/2013-6495/88 md.) İlgili kurumlar, belediyeler ile belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketler, ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullanılması ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alırlar. Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullandırılmaması hâlinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari para cezası mülki idare amiri tarafından uygulanır. Bu maddeye göre verilecek idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir.”
“Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkı engellenen her kişi için 50 tam bilet parası ceza.”
Yasa bu kadar açık. Bu durumda özel otobüs şirketlerinin niyetleri suçtur.
Dolayısıyla hakları engellenen her yurttaş, durumu belgelemesi halinde bu yaptırımın uygulanmasını sağlayabilecektir.
YÖNETMELİKLER
Yasa ile yasayı uygulama görevi verilen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, iki ayrı yönetmelik yayınlıyor.
Biri, 4 Mart 2014 tarihli Resmi Gazete’nin 28931. Sayısında yayınlanan “Ücretsiz Veya İndirimli Seyahat Kartları Yönetmeliği”dir.Yönetmeliğin “İdari ve Cezai İşlemler” başlıklı 12. Maddesi yasadaki kuralı ve cezayı yeniden hatırlatıyor;
“MADDE 12 – (1) İlgili kurumlar, belediyeler ile belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketler, ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullanılması ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alır.
(2) Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullandırılmaması hâlinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için mülki idare amiri tarafından toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari para cezası uygulanır. Bu maddeye göre verilecek idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir ve genel bütçeye gelir kaydedilir.”
6 Ocak 2016 tarihli 29585 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ikinci yönetmelik ise, “Ücretsiz Seyahat Kapsamında Yapılacak Gelir Desteği Ödemesine İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”tir. Yönetmeliğin 4. Maddesinin 1. Fıkrası, “işletmeciler” diye tarif ettiği özel halk otobüsü şirketlerine hitaben şöyle demektedir;
“MADDE 4 – (1) İşletmecilere belediyeler aracılığıyla, 4736 sayılı Kanun kapsamında sayılan kişileri toplu taşıma hizmetinden herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep etmeyerek ücretsiz yararlandırmaları kaydıyla, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten ödeme yapılır.”
Yedinci madde ise, ücretsiz taşınan yolcu başına bakanlığın şirkete ödeyeceği para miktarını, hizmet verilen yerleşim yerin büyüklüğüne göre sıralamaktadır.
Görüldüğü gibi muhatap, ücretsiz ulaşım hakkına sahip olan 65 yaş ve üzeri yaştaki yurttaşlar ile otobüs firmaları birbirlerinin muhatabı değildir. Birbirlerinin hasmı da değildirler, birbirlerini hedef alarak sorunu çözmeleri de mümkün değildir.
Sorun, otobüs firması ve örgütleri ile ücretsiz taşınma hakkı bulunan yurttaşı taşıması için otobüs firmaları ile anlaşma yapan iktidar arasındadır.
SONUÇ
1-) Yasa, kamu ya da özel taşıma araçlarının, ücretsiz ulaşım hakkı bulunanlara hizmet verilmesini emretmektedir.
2-) Ücretsiz ya da indirimli taşıma hakkı bulunanların haklarını engellenmek suçtur ve cezayı gerektirmektedir.
3-) Türkiye Şoförler ve Otobüsçüler Federasyonu, Türkiye Tüm Özel Halk Otobüsler Derneği, Burdur ve Aksaray Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odaları’nın, 15 Ekimden itibaren 65 yaş ve üzerindeki yurttaşların ücretsiz ulaşım haklarını engelleme kararları, hem 4736 sayılı kanun bakımından, hem de Türk Ceza Kanununu bakımından, gözden geçirmeleri gereken yanlış niyetlerdir.
4-) Ücretsiz ulaşım hakkı bulunan yurttaşlarımız, özel otobüs şirketlerinin yaşadıkları sorunun ne sebebidir, ne de çözücüsü. Şirketler yanlık yerle muhatap olmakta, yanlış yeri hedef almaktadırlar.
5-) Benzine ve mazota günübirlik zam yapan, ödenmiş vergileri hiçe sayarak yeni vergiler isteyen, araç kullanmayı ateşten gömlek haline getiren iktidarın yarattığı bu ulaşım maliyetlerindeki tırmanma, sorunun gerçek sebebidir. Ancak heyhat ki, sorunun bir tarafındaki otobüsçüler, sorunun yaratıcılarına yönelmek yerine, sorunların altında ezilen vatandaşa saldırmaktadır.
6-) Otobüs şirketleri için çare, kulağı ters göstermek yerine, sorunun gerçek yaratıcıları ile, iktidar ile çözmeye yönelmektir.
7-) AKP’nin halkçılığa ve devletçiliğe sırt çevirdiği ekonomisi, piyasacılık vahşeti ile daha sert günlere gebedir. İktidar, hemen her meselede benzeri çıkmazları yaşayacaktır. Ancak olan halka ve ülkeye olacaktır.