Ortalama bir kişiye, mafya ile hırsız arasında ne fark var diye sorsanız, zorlanır. Bir yerde, ikisini eşdeğer görür ama bir türlü somutlaştıramaz.
Oysa kapının önüne çıktığında, mafya ile müşerref olur. Mafya ve çete sıfatları bazen aynı şey gibi kullanılıyor. Feodalizmde, Çeteler zenginden alır fakire verirlerdi. Mafya, fakirden alıp zengine verme sürecinde işlev görür.
Derdim mafya çete benzerliğini tartışmak değil. Modern dediğimiz dünyada, “modern mafyayı” anlamaya çalışmaktır.
Devlet, mafya, servet sınıfı üçgeninde, siyasetin özel bir yeri vardır. Servet sınıfı siyaseti kullanır, sonra da devletin küçültülmesinin hitamında, siyasetin alanının da daralmasını ister. Ekonomik kararların genişleyip, siyasi kararların daralmasını istenmesi, servet sınıfının egemenlik alanını genişletir.
Devletin kasasının, servet sınıfına devredilme süreçleri, her zaman açık şeffaf olmaz. Kanunların arkasından dolanıp, malı götürme süreçlerinde, işte bu kapalı alanda, mafya görev başındadır.
Kökten piyasacılıkta, yani servet sınıfının tahakkümünü halk nezdinde meşrulaştırma da, önümüze iki kurum çıkar piyasa ve mafya.
Çünkü devletin elinden yetkileri alıp, servet sınıfına bu yetkileri devrederken, sermayeyi koruma vadi ile oluşan ara ganimet grupları vardır. Siyaset ve mafya.
Mafya partisinin devlet içindeki elemanları görevdedir.
Devletin kasasını servet sınıfına boşaltma sürecinde, ganimet grupları/cemaatleri önemli rol oynarlar. Bu süreç, siyah ceketli, kravatlı, eğitimli mafya elemanlarından oluşur.
Eğitimli adam nasıl mafya olur demeyin, mafya dediğiniz bu örgütlenme, ileride şirket olacak, o eğitimli de CEO olacak. Kariyer hastalarını gözünüzün önüne getirin.
Devletin küçültülmesi, şirketlerin büyütülmesi aşamasında, bu gruplar önce bürokrasi ile uğraşırlar. Bürokrasiyi imha ettiğinde, mafyanın önünde engel azalır.
Devlet mali, idari ve hukuki olarak azaldıkça, şirketler zenginleşir. Ortakları mafya grupları palazlanır/uzmanlaşır, bir sonraki aşamaya hazırlanırlar.
Bu süreçte, mafyanın bir kısmı meşrulaşır. Bir zamanın mafyası, şimdi, itibarlı şirket konumuna yükselir.
Eski mafya lideri artık CEO olmuştur. Dış dünyadan borç alarak şirketini büyütmek ister.
Devletin kasası servet sınıfı tarafından boşaltıldığından, devlet yönetiminin adı yönetmek değil, YÖNETİŞİM olur.
Yönetişim bilimini, çok uluslu şirketlerden daha iyi bilecek değiliz ya. Bizim nereyi nasıl yöneteceğimizi bize anlatmaya başlayan yönetişim mafyaları oluşur.
Bu yönetişim uzmanları, küçülen devletin yeterince küçülmediğinden bahisle, bürokrasinin azaltılmasını isteyecektir. Yani denetimin kaldırılmasını isteyeceklerdir.
Denetim olmasın ki mafya daha rahat çalışsın.
Devlet içinde denetim azaldıkça, mafyanın işlevi artacaktır.
Dikkat ederseniz anlamaya çalıştığımız bu süreçlerde, halkın adı hiç geçmez. Şirketlerden ve mafyadan halkın düşünülmesini beklemeye hakkımız var mı, bilmiyorum.
Üretmeyen ve dolayısı ile teknoloji üretmeyen, çok uluslu şirketlere ulusal pazarları peşkeş çeken yerli şirketler, kriz dönemlerinde devletin vergilerine göz dikerler.
Yukarıda tanımladığımız siyasetçi yok der.
Yoksullaşmanın asıl nedeni, devletin küçülüp, şirket ve mafyaların büyümesinden ötürüdür.
Halkımız bu süreci hırsızlık çoğaldı diye tanımlıyor.