Gaziantep’te asgari ücret ve emekli maaşlarına yapılan zamları protesto etmek için halkla buluştuk. Sahada açtığımız masalar, dağıttığımız bildiriler ve yaptığımız konuşmalarla asgari ücrete ve emeklerimize yapılan tefeci ayarını kabul etmediğimizi haykırdık. Bu pratik içinde, sahadaki gözlemlerimiz, halkın bir çözüm arayışı içerisinde olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Bir yandan, yıllarını devrimci mücadeleye adamış yoldaşımız Hasan Ertin, ilerleyen yaşına rağmen “Asgari ücrete ve emekli maaşlarına yapılan tefeci ayarını kabul etmiyoruz!” diyerek bildirileri bağıra bağıra dağıttı. Hasan ağabeyin 18 yaşındaki bir gence taş çıkaracak inancı ve iradesi, en başta bize umudu taşıdı. Öte yandan, Gürsel Güzel, Ahmet Kurt, Ali Yakar Arslan, Günnur Ünverdi, Hüseyin Esendemir, Hasan Gökpınar ve Cuma Karahan yoldaşlarımız, büyük bir özveriyle saha çalışmasını omuzladılar. Onların disiplinli ve kararlı mücadelesi, Sosyalist Cumhuriyet Partisi’nin devrimci sorumluluğunu somutlaştırarak umut verdi.
Çalışmalarımız sırasında halkın ilgisi ve tepkisi de oldukça dikkat çekiciydi. Hasan ağabeyimiz bildirileri dağıtırken yanına muhafazakar olduğunu tahmin ettiğimiz bir aile yaklaştı. Kısa bir sohbetin ardından aile, aldıkları bildirileri kendi elleriyle alanda dolaşıp halka dağıtarak, “Korkmayın, bu insanlar sizlerin daha iyi yaşaması için yüreklerini ortaya koyuyor!” diye haykırdı. Bu sahne, halkımızın partimizin samimiyetini gördüğünde nasıl sahiplendiğinin en güzel örneklerinden biriydi.
Bir temizlik işçisine bildiri dağıtımı sırasında yerleri kirlettiğimiz için özür dilediğimizde işçi, “Başkanım, inan burada bir tane bile bildiri yerde görmedim. İnsanlar okuyup saklıyor,” dedi. Bu durum, halkımızın partimizin mesajlarını ciddiyetle ele aldığını, bildirilerimizi yere atmak yerine okuyup ceplerine koyduğunu gösterdi. Bu pratik, halkımızın bir çözüm arayışında olduğunu ve mevcut düzenin dışındaki alternatiflere açık olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Sahada edindiğimiz tecrübeler, halkın sadece iktidara değil, düzenin diğer partilerine de ciddi tepkileri olduğunu gösteriyor. Hem AKP-MHP ittifakına hem de ana muhalefet ve diğer düzen partilerine karşı büyük bir öfke var. Vatandaşlarımız, düzen partilerinin sorunlara çözüm üretemediğinin farkında ve bu da halkımızı yeni bir seçeneğe yöneltiyor.
Partimizin sahada verdiği mücadele, halkımızın bu arayışına cevap olma yönünde önemli bir adımdır. Hem ekonomik hem de siyasi krizlere dair çözüm önerilerimizi paylaşırken, aynı zamanda Suriye’deki gelişmeler, bölgesel dayanışma ve bağımsızlık mücadelemize ilişkin görüşlerimizi de aktardık. Vatandaşlarımız, partimizin terörün her türlüsüne karşı net duruşunu, NATO’dan çıkış ve ABD üslerinin kapatılması çağrılarımızı şaşkınlıkla ama bir o kadar da umutla dinlediler.
Sosyalist Cumhuriyet Partisi, bu umudu büyütme yolunda örgütlenme çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. Mücadelemizin temelinde, bağımsızlık ve halk egemenliğini esas alan, sorunlara gerçekçi çözümler sunan bir devrimci irade yatıyor. Gaziantep’te üç gün boyunca süren bu çalışmalar, halkımızın partimize yönelik ilgisini ve güvenini artırmış, partimizin sahadaki etkinliğini güçlendirmiştir.
Cumhuriyet tarihi boyunca milletimiz, böylesine zor bir dönemden geçmemişti. Ancak, bu süreçten çıkışın yolu bellidir: Halkımızı seçeneksiz bırakmamak, bağımsız bir Türkiye için cesaretle ve kararlılıkla mücadele etmektir. Sosyalist Cumhuriyet Partisi olarak görevimizin farkındayız ve bu mücadeleyi büyütmek için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Yurdumuzun bağımsızlığı için, emeğin kurtuluşu için, halkın egemenliği için görev başına!
Author Profile
