CHP’de başlayan kurultay tartışması yeni isimlerden gelen açıklamalarla devam ediyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e destek veren 81 il başkanının ortak açıklamasında, 31 Mart yerel seçimlerine atıfta bulunularak CHP’nin 47 yıl sonra birinci parti olduğu vurgulandı.
İl başkanları “sokağın gündemi olmayan ve iktidar yürüyüşümüze hizmet etmeyen hiçbir konuyu parti içerisinde ve sosyal medyada gündem yapmayacağız” dedi.
Özel’e “tam desteğin sürdüğünü” belirten il başkanları, “Kurultay çağrısının gündemimizde olmadığını, kişisel ikbal için yapay gündem yaratma çabalarına prim vermeyeceğimizi ilan ediyoruz” dedi.
DENİZ YÜCEL: KURULTAY GİBİ BİR GÜNDEMİMİZ YOK
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, bir gazetecinin, “Oğuz Kaan Salıcı’ya yönelik paylaşımınızdaki bazı ifadelere bazı milletvekilleri tepki göstermişti, bunları nasıl değerlendirirsiniz? Paylaşım yapacağınızdan Genel Başkan’ın haberi var mıydı?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Vatandaş geçim sıkıntısı, hayat pahalılığı altında inim inim inlerken, bir belediye başkanımız siyasi operasyonla tutuklanmış, bir belediyemize kayyum tayin edilmişken, CHP olarak kurultay gündemimizin olması söz konusu değildir. Böyle bir siyasi ortamda kurultay tartışması açmak, kurultay tartışması başlatmaya çalışmak, abesle iştigaldir. CHP olarak halkın gündemiyle ilgiliyiz. Halkın, ‘CHP’de kurultay yapılsın’ ya da ‘Yapılmasın’ gibi bir gündemi yoktur. Halkın gündemi neyse CHP’nin gündemi odur ve o olacaktır. Yapmış olduğumuz sosyal medya paylaşımının birilerini memnun etmemiş olması olabilir, siyasette bu da vardır.”
İZMİR MİLETVEKİLİ MAHİR POLAT: ‘LÜTIFLA DEĞİL MÜCADELE İLE…’
Polat, sosyal medya hesabından “Demokrasi lütufla değil, mücadele ile inşa edilir” başlıklı bir metin paylaştı. Genel Merkeze çok sayıda üstü kapalı eleştirinin yer aldığı paylaşımda, “Farklı seslerin bastırıldığı, linç ettirildiği ve yetmezmiş gibi tekdüze otoriter açıklamaların yapıldığı bir ortam, yalnızca orta ve uzun vadede değil, kısa vadede dahi partimizin varlığına zarar verir. Bu akıl, parti aklı değildir. Parti vicdanı hiç değildir.” ifadeleri dikkat çekti.
‘CHP’NİN GENLERİNDE MÜCADELE VE DEMOKRASİ VARDIR’
Mahir Polat şunları söyledi:
“Halktan ve partililerden alınan destekle iktidar yürüyüşü inşa edilir. Parti içi demokratik talepler bir güç kaybı değil, partimizin geleneklerinde var olan istişare kültürünün somutlaşmış halidir. Örgütten bağımsız eylem ve söylemler, eninde sonunda örgüt vicdanında mahkûm olur.
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin genlerinde mücadele ve demokrasi vardır. Bağımsızlık Savaşı verilirken bile Mustafa Kemal gücünü meclisten ve partimizden almıştır. Kendi iradesini partiye ve meclise teslim etmiştir.”
FİKİRSEL SAVRULMA TEHLİKESİNE DİKKAT ÇEKTİ
“Bugün AKP’nin yarattığı tek adam rejimine karşı en güçlü alternatif olan partimiz, elbet iktidar olacaktır. Ancak pratik uygulamaların ötesinde, fikirsel savrulmaların yaşanmaması gerekmektedir.
“Bizi diğer partilerden ayıran en önemli unsur, tabandan tavana parti politikalarının kolektif akılla inşa edilmesidir. Eğer tabanın bilmediği, benimsemediği ve hatta karşı çıktığı politikalar icra edilmeye başlanırsa, toplumsal muhalefetin umudu kırılır!”
‘KURULTAY PARTİMİZİ İLERİYE TAŞIR’
“O yüzden farklı çıkışlar partimize umut, halkımıza güven verir. Kolektif akıl da bu şekilde inşa edilir.
“Her CHP’li, tek başına bir örgüt kararlılığına sahip bilince ve yeterliliğe sahiptir. Kimsenin demokratik taleplerinin sonuçlanmasını lütuf gibi sunması, ne partimize ne de geleceğimize fayda sağlar.
“Partimiz iktidara yürürken, iktidar olmaya bu kadar yaklaşmışken, halktan ve örgütten güç almak CHP’yi geriye değil, aksine daha da özgüven içinde ileriye taşır.”
‘AÇIKLAMALAR PARTİMİZE ZARAR VERİR’
“Farklı seslerin bastırıldığı, linç ettirildiği ve yetmezmiş gibi tekdüze otoriter açıklamaların yapıldığı bir ortam, yalnızca orta ve uzun vadede değil, kısa vadede dahi partimizin varlığına zarar verir. Bu akıl, parti aklı değildir! Parti vicdanı hiç değildir!
“Bizi AKP’den kurtaracak güç, demokrasi ve kararlılıktır. Amasız, lakinsiz ve fakatsız demokrasiyi savunmadığımız sürece halka güven, örgüte umut olamayız.
“Nefretle değil sevgiyle, kavgayla değil bayram havasında geçen demokrasi şölenleri, partimizin halka borcu, umudu ve en önemlisi sorumluluğudur.
KURULTAY TARTIŞMASI NASIL BAŞLADI?
CHP İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, ‘normalleşme’ sürecinin CHP’liler arasında rahatsızlık yarattığını ve Erdoğan’a kaybettiği yerel seçimin ardından ‘çok değerli bir zaman kazandırdığını’ söyleyerek, “Kurultay bir lütuf değildir, haktır” dedi. Salıcı, “CHP’nin her genel başkanı son derece saygındır. Öte yandan ‘padişah da değildir'” diye ekledi. CHP lideri Özgür Özel ise “Partinin oyunu düşünmek pahasına kimse benden kurultay dilenmesin. Gücü olan gitsin kurultaya. En iyi kurultayda bile parti içe döndü diye güç kaybediyoruz” değelendirmesinde bulundu.