İran, 1 Ekim’de yıllardır Ortadoğu haklarının başına bela olan, katliamcı ve soykırımcı Siyonizm’in kalbini balistik füzelerle vurdu. Buna en “şaşırtıcı” tepki veya tepkisizlik, Türkiye basınında ve siyasi arenalarda
aylardır sözde Siyonizm karşıtlığı yapan ve İsrail’i, Netanyahu’yu yerden yere vuranlardan geldi.
Bunları gruplarsak; epey zamandır satılmış olduğu ve ABD-AB fonlarıyla beslendiği bilinen gazeteci kılıklı etki ajanları ve mezhepçi sözde milli, muhafazakar kesim.
Etki ajanları, CIA ağzıyla konuşmalarından ve ahlak, vicdan, haysiyet yoksunlıklarından kolayca ayırt edilebilir. Ahlaksız ve vicdansız bu güruh kendi bir şey yapmadığı gibi yapanı da asla beğenmez, burun kıvırır.
Bu ahlaksız ve hiçbir insani değerden nasibini almamış Göbels talebelerine denilecek tek söz yaşayıp göreceksiniz, el mi yaman bey mi yaman?
Neymiş? İran füzeleri demir kubbeyi geçememiş, geçenler de çöle, denize, tarlaya düşmüş. Hatta düşenlerde de zaten patlayıcı falan yokmuş. Yahu siyonistler bile sizin kadar cansiperane savunmadılar kendilerini, sizler kadar saldırmadılar İran’a. Bunu diyen aklı evvel, vicdan ve namus düşkünü ahlaksızlar ise dün Dolmabahçe’de ABD 6. Filosuna secde edenler ve onların yetiştirmeleri. Siyonizm’le “mücadeleyi” protesto adı altında; polis korumasında kahveci basmak, kola dökmek zanneden bu beyni CIA tarafından iğdiş edilmişler bir de canını, kanını ortaya koyarak savaşanı beğenmezler, hatta düşmana saldırır gibi saldırırlar.
O kadar utanmazdırlar ki koca müslüman dünyasında onlarca ülke varken ve sesleri çıkmıyorken dahi İran’ı sırf Şii olması hasebiyle beğenmez ve karalarlar. Ve tabi bir kısım da emekli asker zevatı var ki bunlar tedrisatından geçtikleri NATO ve ABD’ye ilah gözüyle bakarlar. Arada bazı konularda doğru tutumlar alsalar da olay NATO’ya gelince yerlerinden zıplarlar. Bu zevatın beyni o kadar iğdiş edilmiştir ki halen Rusya, Çin asıl düşman diye sayıklarlar. Zaten İran’ın attığı füzelerde de patlayıcı yoktur onlara göre. Ama sormak lazım hadi her şey bir yana madem bu İran’ın tiyatrosu, İsrail ile danışıklı dövüşüydü de bu İsrail niye bu kadar gürültü kopardı. Ha bir de İran zaten molla rejimi, Hizbullah zaten dinci örgüt diyen aklı evvel sözde solcular var ki hiç mi hiç bahsedilmeye değmezler.
Bütün bu güruh hep bir ağızdan İsrail’i eleştiriyor görüntüsü altında İsrail ve ABD propagandası yapıyorlar ve bunu da bile isteye yapıyorlar utangaç işbirlikçiler. Kendilerini pek akıllı zanneden iğdiş beyinli, satılmış vicdanlı, CIA’nın beslemesi bu çubuklu tv müdavimi sözde uzmanlar aslında sadece kendilerine verilen görevi ifa ediyorlar. Her konuda uzman bu tayfa maaşlı birer etki ajanı aslında. Dikkat ederseniz faaliyetlerinin görüntüsü ne olursa olsun mazlum ve direnen dünya halklarına düşman, emperyalist kampın ise payandasıdırlar.
Oysa gerçek yalın ve açıktır. Gerçekler bir şekilde ortaya çıkar, çıkıyor. Gün gibi ortada duran gerçek ise dünya iki büyük kampa ayrılmış durumda. Bir tarafta içine girdiği çıkmazdan kurtulmak için yine mazlumların kanını dökmeye yeminli vampirler, diğer tarafta ise her şeye rağmen direnen mazlumlar dünyası. Ortada ise kah o tarafta kah bu tarafta görünerek günü kurtarmaya çalışan ve ilk hamlede arada kalıp bertaraf olacak öngörüsüzler, ilkesizler.
Tarihi direnen mazlum dünya halkları yazacak, yarınlar mazlumların mücadelesi ile aydınlanacak. Bu da yeni dünyanın temel yasasıdır.
Author Profile
Latest entries
- ana manşet01/12/2024Halep saldırısı: Bölünme tehlikesi ile yüzleşen Türkiye
- ana manşet23/10/2024Sahibinin sesi
- ana manşet05/10/2024Beyni iğdiş edilmişler ve direnenler
- Yazarlar15/07/2024Katiller “demokrasi”si
Teşekkür ederim