AKP iktidarı dönemi, hem genel olarak emekçiler için, hem de emekliler için kara günlerdi.
Seçim öncesinde durumlarında azıcık da olsa iyileştirme yapılır mı diye umutla bekleyen emeklilere yaptıkları kötülüklerin, sadece önemli olanlarını hatırlayalım;
1-) 12 Eylül darbecilerinin aylık bağlama oranlarını yüzde 70’den yüzde 60’a düşürdükleri emekliler, DSP-MHP-ANAP hükümeti döneminde üç ayrı darbe yemişlerdi. Aylık bağlama oranlarının yüzde 60’ın da altına düşürülmesine yol açılmış, aylık bağlama oranları büyük bir karmaşaya sürüklenmiş, emeklilik için prim gün sayısı 7000’e çıkarılmıştı.
AKP iktidarı ise 2008 yılında aylık bağlanma oranlarını yüzde 35’e düşürdü. Emeklilik yaşını ise kadınlarda ve erkeklerde kademeli olarak 65 yılına çıkardı.
AKP iktidarının emeklilere ilk darbesi bu oldu. Emekli aylıklarında 12 Eylül dönemindekinin yarısına düşürüldü, emeklilik yaşı ise gerçek manada mezarda emeklilik düzeyine çıkarıldı.
2- ) Emekliye ikinci kötülüğü, aynı süreyi çalışan ve aynı oranda prim ödeyen emeklilerin aylıkları arasında farklılıklar yaratarak, 1999 yılında Arapsaçına çevrilen aylık bağlama hesap ve usulünü, daha da içinden çıkılmaz hale getirmesidir.
SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emekli aylıkları arasında farklar yarattılar.
1999, 2001, 2007 ve 2009’da emekli olanların aylıkları arasında farklar yarattılar.
Oysa bir intibak yasası ile büyük karmaşayı ve haksızlığı düzeltmek mümkün iken, çözmeye yanaşmamıştır.
DSP-MHP-ANAP Hükümetinin yarattığı kaos 1999’dan beri 25 senedir, AKP iktidarının yarattığı kaos ise 22 senedir ve daha da katmerlenerek 16 senedir devam ediyor.
3- ) AKP iktidarı emekliye üçüncü darbeyi 2015 yılında vurdu.
İktidara geldikleri 2002’de, 184,25 TL olan asgari ücretten 56 TL fazla alan ve en düşük 240 TL olan emeklinin aylığını, adım adım eriterek 2015 yılına gelindiğinde asgari ücretin bile altına düşürdü.
2024 yılı başında ise emekli aylığında taban sınır, asgari ücretin yüzde 39 altına düşürüldü.
4- ) Dördüncü darbe AKP döneminde 2019 yılında başlatılan “kök aylık” darbesidir.
Emekli aylığına alt sınır getirildi. Ancak taban seviyenin altında aylık alanın farkını, SGK aylıklarında düzenleme yaparak gidermek yerine, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na iliştirilen ek madde ile farkın Hazineden karşılanması yoluna gittiler.
Oysa emekli aylıkları SGK tarafından ödenmektedir, artışların da SGK kayıtlarına işlenmesi ve SGK aylıklarına eklenmesi gerekmektedir.
AKP’nin izlediği bu kaçamak yol ise, emeklilerin aylıklarında gerçek bir artış değil, hormonlu ve aldatmaca bir şişirme idi. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından kök aylıkların üzerine eklenerek şişirilen miktarlar, zam hesabında dikkate alınmıyor.
Nitekim 2024 Ocak ayında taban emekli aylığını 10 bin TL’ye çıkarmış olmalarına rağmen, kök aylığı örneğin 6 bin TL olanların aylıkları, üç kez ayrı ayrı zam almış olmalarına rağmen 10 bin TL’nin üzerine çıkamadı.
Böylece AKP döneminde emekli, üç kez zamma rağmen hiç zam almamanın hoyratlığını da yaşadılar.
5- ) Cumhuriyet idaresinin emekçiler ve emekliler için yarattığı tatil tesislerini ve kamu kurumlarının dinlenme ve tatil olanaklarını 12 Eylül darbesinden sonra iktidara gelenler birer birer kapattı ve sattılar.
AKP iktidarı ise kalanları yok ederek, emekçilerin ve emeklerlin ucuz tatil yapma olanağını yerle bir etmiş, emeklileri ve emekçileri bırakalım tatile gitmeyi, evlerinden bile çıkamaz hale getirmiştir.
*
Sonuç olarak AKP iktidarı emperyalist merkezlerin, Avrupa Birliği, OECD, Dünya Bankası ve IMF’nin istediklerinin de ötesine geçmiş, emekliye onların düşündüklerinden bile daha fazla zulmetmiştir.
Author Profile
Latest entries
- ana manşet25/09/2024Yasalara göre işçinin sendikal hakları
- ana manşet23/09/2024İntihal ya da aşırma…
- ana manşet19/09/2024İşverenler için artık bütün sendikalar kırmızı
- ana manşet17/09/2024Polonez saldırısı